Zafer Partisi yöneticileri Merkezi Maltepe’de bulunan Medya Çalışanları Derneği’ni ziyaret etti.
Ziyarette Zafer Partisi’nden şu isimler yer aldı;
Genel İdare Kurulu Üyesi ve İstanbul 1. Bölge sorumlusu Dursun Atabek
Genel İdare Kurulu Üyesi Emir Kosif
İstanbul İl Başkan Yardımcısı Bülent Gür
İstanbul 1. Bölge Teşkilat Başkanı Nuh Mert Alp
Maltepe İlçe Başkanı Kamile Bekdemir
Kadıköy İlçe Başkanı Asuman Taş
Maltepe İlçe Sekreteri Mesut Şimşek
Maltepe Teşkilat Başkanı Erdal Çakır
Maltepe İlçe Yöneticisi Halil Saboğlu
Kadıköy İlçe Sekreteri Mete Süğlün
Kadıköy İlçe üyeleri Gülay Pamukçu, Sevin Süğlün.
Medya Çalışanları Derneği Başkanı Selahattin Şimşek ve dernek üyeleri Aykut Ünker, Necmi Sezen, İsmet Akkoç, Murat Barış ve Hülya Özdemir ziyarette ev sahipliği görevini yerine getirdi.
Ziyarette grup adına konuşan Zafer Partisi Genel İdare Kurulu üyeleri Emir Kosif ve Dursun Atabek, vatandaş neden Zafer Partisi’ni tercih etmelidir sorusunun yanıtını verirken, partinin güncel konular ve yaşanan sıkıntılarla ilgili görüşlerini anlattı.
Dursun Atabek siyasetçi kimliğinin yanı sıra sanayici kimliğiyle de sorunlara baktığını belirterek, “Ülkelerin uluslararası piyasalardaki rekabet gücünü ve etkinliğini artırmasının yolu, uluslararası piyasalarda kabul görecek yüksek teknoloji içeren ürünlerin üretilmesinden ve ihraç edilmesinden geçmektedir. Türkiye bu konuda diğer OECD üyesi ülkelerin oldukça gerisinde yer almaktadır. Dış ticaret dengesini sağlamak için acil tedbirlere ihtiyacı var. Zafer Partisi bu problemle ilgili ciddi çalışmalar yapmakta ve çözüm noktasında somut adımları atacak yetkinlikte kadrolara sahip” dedi. Yüzde yüz yerli oto diye tanıtılan TOGG konusuna da değinen Dursun Atabek, “Konuya vakıf bir sanayici olarak incelediimde, bugün ülkemizde üretilen Renault ve Tofaş araçlarında yerli ürün yüzde 70’ler düzeyindeyken, TOGG’un hemen hemen tüm parçalarının İtalya’dan geldiğini üzülerek söylemek durumundayız” diye konuştu.
Genel İdare Kurulu Üyesi Emir Kosif ise Türkiye tarihinin çok önemli seçimlerinden birini yaşayacağımızı belirterek, “Bu seçimleri sadece Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimi olarak bakamayız. Bu seçimler bir anlamda referandum olacak. Türkiye, Türkiye olarak kalsın mı, yoksa göçmenistan mı olsun’ sorusunun cevabı da bulunacak. Bugün Türk Milleti örtülü istila sorununa dönüşen göçmen yoğunluğu nedeniyle güvenlik, demokrafik, siyasi ve ekonomik tehdit altındadır.
Soruna basit sığınmacı sorunu olarak bakarsak yanılırız. Sığınmacı sorunu ekonomimizi büyük sıkıntıya sokmuştur.
Sadece en basit harcama ve ekonomik kayıplarla basit bir hesap yaparsak 2012-2022 yılları toplam harcama 97 milyar dolar, Suriye’ye insani yardım 40.6 milyar dolar, Suriye’ye transfer 9.8 milyar dolar aynı dönem kayıtdışı çalışma nedeniyle vergi kaybı 9.8 milyar dolar, toplam 157.3 milyar dolar. AB, DB ve diğerlerinden gelen yardımları 12.5 milyar dolar kabul edersek toplam zararımız 144.8 milyar dolardır
Vergi yükü altında ezilen Türk esnaf kepenk kapatırken, hiçbir şekilde vergi ödemeyen Suriyeli esnaf ülkenin değişik bölgelerini adeta ele geçirmektedir.
Kısacası sığınmacıların ülkemize verdiği büyük zarardan kurtulmanın yolunun derhal ülkelerine gönderilmeleri olduğunu bir kez daha ifade etmek istiyorum” dedi.